25 June 2025

Ortaokul bitti



Duyguları hep yüzüne yansıyan sevgili minişim, 

Ocak ayında okuldan bir eposta geldi. Yıllık için fotoğraf çekimlerinin tamamlanması gereken tarihi belirtmişler. Özel bir stüdyo ile anlaşılmış. Önce üniversite arkadaşım Şeyda Tuncer'i aradım. İlkokul sonunda Talya'yı ve seni birlikte çekime götürerek, kendi mezuniyetimizdeki pozu vermenizi sağlamıştık. Yine yapalım dedik ama aynı saatte randevu bulamadık. Israrcıydım. Baban seni Talya'nın çekim saatine götürdü. Sadece bir kare fotoğraf için. Sanırım ikiniz de beni biraz alttan aldınız. 
Randevu saatimizde çekim için tam zamanında oradaydık. 

Cüppeni giyerken başladım heyecanlanmaya ve aslında tam olarak ne hissettiğimi anlamaya; büyüyordun ve yaşlanıyordum. Bu yıl sen ortaokuldan mezun oluyorsun ben de 50 yaşıma giriyorum. Konu rakamlar değil elbette, yaş aldıkça daha hızlı değişen duygulanmalar. Zaten, çok kolay ağlardım oldum olası ama bu kadarı biraz fazla geliyor sanırım. 

Ne zaman bu kadar uzadın, ne zaman bu kadar değiştin hiç anlamadım. Nasıl bu kadar sıcak ve içten  gülüyorsun, nasıl bu kadar anlayışlısın, nasıl empati yeteneğin bu kadar kuvvetli ve nasıl güzel yürekli bir insan oldun çok iyi biliyorum. Bizi gururlandıran bütün bu meziyetlerin için annen ve baban olarak bizim emeğimizin yanı sıra ailelerimizin ve en kıymetli dostlarımızın asla unutulmayacak katkıları var. Aile demek için bir kan bağı aranmayacağını öğrendik biz bu hayatta. Kardeşlik için aynı anne ve babadan olman gerekmiyormuş. Umarım ileride sen de böyle düşünürsün ve bizi anlarsın. Tek çocuk olarak büyümene ve bizlerin çok da kalabalık aile yapılarımız olmamasına rağmen seni en çok güvendiğimiz, seçilmiş kardeşlerimizle büyütüyoruz. 

Daha doğduktan 10 gün sonra seni alıp Kemer'de yapılan Turkish Open Dart Şampiyonası'na götürmüştük. Bence senin hikayen orada başladı. Sevgi dolu bakışlarla, tüm ilginin üzerinde olduğu bir 10 gün geçirmiştin. Tecrübeli kucaklarda uyutulmuş, ilk gülüşünü bize orada göstermiştin. Orada sen benim: "İşbirlikçi kızım" olmuştun. 10 günlük halinle bizim hayatımıza uyum sağlamıştın. Bana, gelişinle, hayatımın sadece hep iyi yönde değişeceğinin ilk işaretlerini orada vermiştin.  

Sen bugün, bu eşsiz çevremizden o kadar güzel besleniyorsun ki. Hayatımızdaki kıymetli dostlarımızın her birinin sana olan katkısı ölçülemez, tarif edilemez. Fırsat buldukça kendilerine hep teşekkür ve şükür ediyorum. Sen onların kim olduğunu zaten biliyorsun. 

13 yaşındasın. Tamam 14 demene az kadı biliyorum. Sadece şimdiden 14 diyerek aceleyle büyümene izin vermek istemiyorum. Her yaşını doya doya yaşamanı umuyorum. Tam da yaptığın gibi. 
Bulunduğun anın tadını çıkartmana bayılıyorum minişim. Mezuniyet dönemin, tam da buna güzel bir örnek. 

Stüdyo çekimi ile başladık. Nasıl görünmek istediğini çok iyi biliyordun. Yarım saat içinde çekim ve onlarca fotoğraf içinden seçim bitmişti. Yüzün gülüyordu. İçine sinmişti.
Sevgili Dilek Kaya ile çıktığımız alışverişte kıyafetin için en fazla 2 saat harcadık. Sanırım zaten 3.elbisede kararını vermiştin ama yine de zorladım seni daha fazlasına bakmak için.. Tarzını biliyordun, kararlıydın. Elbisen elindeyken yüzün gülüyordu, içine sinmişti.  Görüşlerine değer verdiğin Gaye Ariç, Ferda Yetişer ve Veli Han'a danıştın. Sevgili Ferda Yetişer'den kıyafetini tamamlayacağını düşündüğün için kolyesini aldın. Ayakkabını ve çantanı da evden tamamladın. Çok çabuk karar verdin ama yüzün gülüyordu ve içine sinmişti. Diploma törenin, aile büyüklerimizin şehir dışında olacağı bir tarihe denk geldiğinden, önce onları ziyaret edelim istedik. Kep ve cüppe ile gittik ki onları da heyecanımıza ortak edelim. Gurur ve mutlulukları onların da yüzünden okunuyordu.

14 Haziran 2025,  Cumartesi

Sevgili Feride ve Barış Bulgun'un evinde yapılan bir buluşmaya yine kep ve cüppe ile giderek de aşağıdaki harika fotoğrafları çekme fırsatımız oldu. Amcanın da böyle bir günde Ankara'da olması harika oldu.
15 Haziran 2025, Pazar

Yılın başında LGS için bir karar vermemiz gerekiyordu. İşin açıkçası okul tercihimizden hala çok memnunduk. ODTÜ GVO, bizim beklentilerimizi karşıladı ama bundan çok daha önemlisi seni hep mutlu etti. Bu nedenle, yapılan oldukça yüksek zamlara rağmen, imkanımız olduğu sürece seni bu okulda okutmak istediğimize karar verdik. (Biraz sınırları fazla zorluyor gerçi ama...) 

LGS, senin için üniversiteye giriş sınavının bir provası olacaktı bizim için. Elbette ciddiye alacaktık ama bu sınavın sonucundan bir beklentimiz yoktu. Yine elinden geleni yaptın. Bize de bu yetiyordu zaten minişim. Test kitapçığını inceledim. Her soru üzerindeki çabanı görmek yeterliydi. 
19 Haziran 2025, Perşembe

Karne günü babanla sürpriz yaparak, seni okuldan almak istedik. Arkadaşlarınla yapmış olduğun plan iptal olmuştu ve senin yanında olmak istedik. Elinde takdir belgenle ve tüm neşenle bindin arabaya ve çok güzel bir gün geçirdik. Birlikte olmanın tadını çıkarttık. 

20 Haziran 2025, Cuma / Grand Mercure Ankara Hotel

Bitirme çayı günü öğlene doğru kuafördeydik. Aklıma tırnaklarını yaptırmak gelmemişti. Eminim sen özeniyordun ama benim yaşına uygun bulmamama da tepki vermiyordun. Nur Hanım müsait olduğu için şanslıydık; o gün tırnakların törpülendi ve ojen sürüldü. Ertan Abin de saçlarını, tam da  tarif ettiğin şekilde yaptı. Sen kurdeleli kızdın. Bu özel gününde de kurdeleni taktın. 
Sırf benim fotoğraf sevgim için erkenden evden çıktın. Bana bahçede en güzel bakışını gösterdin.
Arabada şarkılarımızı bağıra çağıra söyleyerek otele vardık. Mutluluğun yüzünden okunuyordu ama sana defalarca iyi misin diye sordum. Ya içine sinmeyen bir şeyler varsa? Ya istediğin gibi olmamışsa bir şeyler... Çok iyiyim dedin..
Akşam yemeğinde de dayın, yengen, kuzenin ve sevgili Toros ailesi ile kutladık senin mezuniyetini ve Emek ile Çağla'nın karnelerini. Sen gününün nasıl geçtiğini keyifle anlatırken, ben huzurla seyrettim seni. Çok eğlenmiş ve çok yorulmuştun. Yüzünden anlaşılmıyordu ama ben biliyordum. Sen anın tadını çıkartıyordun. 

21 Haziran 2025, Cumartesi 

Diploma törenin için yine kuafördeydik. Ne istediğinden yine emindin. Yine gülen yüzünle çıktık oradan. 

Okula başladığın ilk günden beri, ayda birkaç kez senin evden çıkış fotoğrafını çekiyorum. Bugün elinde kep ve cüppenle çıkışın beni çok etkiledi. Sadece liseye geçmiştin oysa. Büyütecek ne vardı ki. Sadece büyümüştün...
Yine şarkılar söyleyerek vardık tören alanına. Seninle bağıra çağıra şarkı söylemeye bu yıl voleybol antrenmanlarına giderken başladık. Detone olma korkusu olmadan bağırarak. Ne kadar keyif alıyorum anlatamam. Bana yeni çıkan parçaları öğretiyorsun, ben de sana eskileri..
Önce yengenin "Ben de gelmek istiyorum törene" cümlesi ile başladım daha evden çıkmadan ağlamalara. Sanırım ben her anımı, paylaşınca daha iyi yaşıyorum. Onun bizimle oluşu beni de seni de çok mutlu etti. Çünkü bizler için çok özel olan bu tarih, dart ligimizin de final maçının ve ödül töreninin yapılacağı tarihti. Tüm dostlarımızın da orada bulunması gerekiyordu. Hatta babanın takımı finalde olduğu için onun da törenin ardından koşarak maça gitmesi gerekiyordu. Olsun, nasıl olsa biz bu günü hakkıyla yaşayacağız demiştik. Hiçbir şey bizim keyfimizi kaçırmadı. 

Zaten 3-5 kişi bir ağızdan marş söylese başlarım ben ağlamaya. Törenin açılışı ile döküldü yaşlar gözümden, ta ki kepler havalanana kadar ara ara sildim onları. Tören çıkışı buluştuğumuzda gözlerin kırmızı, vücudun küçük küçük titreyerek bakıyordun bana. Okulundan ayrılacak arkadaşların için titriyordun. Ne desem çare olamazdı zaten, ben de izin verdim bu duygunu da sonuna kadar yaşamana. Neden ağlamayasın ki zaten... 
Törenin ardından biz de dahil olduk final maçına. Babanın takımının şampiyonluğuna sen de şahit oldun, üstelik onun attığı son dart ile. Yıllarca en sevdiğin aktivite idi ödül törenleri. Sevgili Cenk Avcı hep seni ödül dağıtmak için sahneye çağırırdı. Yine geceyi orada tamamladın. Sen babanın ödülünü verme keyfini yaşadın o gece, bizler de Emek'in, Bora'nın ve senin ne kadar güzel büyüdüğünüzü görme keyfini. 
Sırada hazırlık atlama sınavın vardı. 3 gün üst üste okulundaydık. Sen rahat, ben stresli. Sen huzurlu, ben gergin. Her sınav çıkışı yine yüzün gülüyordu ve tabi ki sonrasında benim de. 
Kep ve cübbeni iade etmeden son bir kez de evde giydin. Biraz daha tadını çıkarttık diyebiliriz.

Minişim, 

Şimdi önünde lise hayatın var. Dilerim bunun da tadını doya doya çıkartırsın. Yıllar sonra mutlulukla, kahkahalarla anlatacağın bir eğitim hayatın olur. 

Yüzün hep gülsün, tercihlerin hep içine sinsin...
Seni çok seviyorum....

25 Haziran 2025
.